top of page

Kendini güvende hissetmek kadar hayat kalitesini etkileyen çok az şey var. Tabii açlık, tokluk, sağlık koşullarını bir kenara bırakıyorum. Kendini güvende hissetmeyen insan zor konuşur, konuştukları oraya buraya çekilsin istemez... Hele de hassas biriyse bazen sesi zor çıkar, içi sıkılır etraftaki kem gözlerden. Ne işim var burda der içinden ama orda olmak zorundadır. Hayat koşulları... Geçecek bu da geçecek der. Etrafındakilerin asla anlaşamayacağı insanlar olduğunun farkındadır. Her hareketleri, nerdeyse her sözleri sahtedir, sahteliğe o kadar alışmışlardır ki artık oynadıklarının kendileri bile farkında değildir. Bu aralarındaki kişinin, adapte olamamış olduğunu düşünürler, zamanla alışır bize derler... Oysa zamanla alışılacak bir durum yoktur, en başından her hareketinin gözlemlendiğinin ve bir bit yeniği arandığının farkındadır. Ne eğlenebilir, ne düzgün sohbet edebilir, içine kapanır, kapanır, kapanır... Güven duymamıştır. Güven duymadığı halde bangır bangır konuşabilseydi hiç tutunamayacağının farkındadır.


Son Yazılar

Hepsini Gör

Melbourne'da gittiğim pırıl pırıl bir marinanın, bir Türk Festivali düzenlendiğinde, 2 saat içinde bir çöplüğe dönüştüğüne şahit oldum. Sanırım bu yaşadığım Türk insanını; kendi evine, kendisinin olan

Türkiye'de bugün, yarın kim seçilirse seçilsin, artık mecliste çoğunluğu alan parti iktidar parti olarak isimlendirilmesin çok rica edeceğim. İktidar diyerek, hiç bir insan grubu diğerinden güçlü konu

herkesi kendiniz gibi sanmayın... ergen bir toplumun bir türlü olgunlaşamayan sevgili bireyleri, bazı insanlar sizden daha olgun olabilir, bari bunu olgunlukla karşılayın.

bottom of page